Marmara Bölgesi, 23 Eylül 2023 tarihinde meydana gelen ve yerel saatle 14:45'te hissedilen şiddetli bir depremle sarsıldı. Depremin merkez üssünün Marmara Denizi'nin derinliklerinde olduğu belirlenirken, İstanbul başta olmak üzere çevre illerde de ciddi şekilde hissedildi. Bu olay, bölgedeki sismik aktivitenin bir kez daha ne denli kaygı verici olduğunu gözler önüne serdi. Tahribatın büyük olduğu ve can kaybının olmadığı bildirilen deprem, vatandaşlar arasında paniğe yol açtı. İşte ayrıntılar...
Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı'nın (AFAD) verilerine göre, depremin büyüklüğü 5,8 olarak kaydedildi. İstanbul’un yanı sıra Kocaeli, Sakarya, Yalova, Tekirdağ gibi illerde de hissedilen deprem, bazı binalarda hafif hasara yol açtı. Özellikle İstanbul’un Anadolu ve Avrupa yakasında birçok kişi, deprem sırasında evlerinden dışarı çıkma ihtiyacı hissetti. Depremi hisseden vatandaşların bir kısmı hemen cep telefonlarına sarılarak sosyal medya hesaplarından yaşadıkları anı anlık olarak paylaştı. “Büyük bir sarsıntıydı!” ve “Hemen dışarı çıktık!” gibi ifadeler gecenin ilerleyen saatlerinde transfer edilen birçok sosyal medya paylaşımlarında sıkça yer aldı.
Birçok ilde hava eğitimleri ve öğrenci tatilleri hakkında yoğun bir tartışma baş gösterdi. Öğrencilerin güvende olabilmesi adına, yerel okullarda yapılan tatil ile beraber, ebeveynler okullarda olan çocuklarının evlerine dönmesi için didim telkin ediyorlardı. Ülkemizde sıklıkla meydana gelen depremler ışığında, halkın doğal afetlere hazırlık düzeyi de sorgulanmakta. Deprem sonrası İBB’nin ilgili birimleri, acil durum raporunu alarak hasar tespit çalışmalarına başlamak için gerekli önlemleri almak adına harekete geçti. Ayrıca, hemen ardından sosyal medya üzerinden çeşitli bilgi ve eğitim paylaşımları gerçekleştirildi. Uzmanlar, depremin ardından bilgilendirme yapmakta ve halkı sakinleştirmeye yönelik sohbetler düzenlemekteydiler. Bu tür olaylar toplum klimhammeru üzerinde tartışmalara neden oluyor. Bugüne kadar yaşanan her deprem, halkın bilinç seviyesi konusunda halk arasında tartışmalara yol açıyor ve uzmanların bu konu üzerinde, güvenli bir yaşam için daha fazla bilgi ve farkındalık yaratma çabaları sürüyor.
Özetle, Marmara Bölgesinde meydana gelen bu son deprem, bölgede yaşayan herkesin deprem gerçeği ile yüzleştiği bir an oldu. Depremin ardından yapılan ilk değerlendirmelerde herhangi bir can kaybı olmaması tek teselliyi oluştururken, uzmanlar halkı sismik aktiviteler konusunda daha dikkatli olmaları yönünde uyarıyor. Yaşanan bu tür olaylar, ülke genelinde deprem bilgisi ile donanmayı ve buna uygun tedbirler almayı tekrar gündeme getiriyor. Marmara'nın sarsılması, bölgenin her an benzer bir felaket yaşaması riskinin de altını çiziyor.